ACİL VE GERÇEK BİR İYİLEŞTİRME İSTİYORUZ!

Biz, İBB, ESHOT ve İZSU’daki kamu emekçileri de tüm ücretli çalışanlar gibi artan hayat pahalılığıyla birlikte gittikçe yoksullaşıyoruz. Maaşlarımız daha cebimize girmeden borçlarımıza, kabaran faturalara, yüzlerce vergiye ve zamlara gidiyor. Siyasi iktidar tarafından reel bir iyileşme sağlamayan enflasyon farkıyla gözü boyanmaya çalışılan bizler, ay sonunu zor getiriyoruz.

Bu koşullarda, iBB, ESHOT ve İZSU’daki kamu emekçileri olarak gözümüzü 2019 yılı toplu sözleşme sürecine dikmiş durumdayız. Buna karşın, hâlihazırda yetkili sendika TÜM YEREL- SEN ve İBB yönetimi tarafından toplu sözleşme sürecine ilişkin herhangi bir açıklama yapılmamaktadır.

Bu noktada soruyoruz;

TÜM YEREL- SEN ve İBB arasında herhangi bir toplu sözleşme görüşmesi yapılmış mıdır? Yapıldıysa ne görüşülmüştür?

Yapılmadıysa neden yapılmamıştır ve ne zaman yapılması planlanmaktadır? 

Toplu sözleşme için seçimlerin geçmesi beklenip, sözleşme yeni Belediye Başkanına mı havale edilmek istenmektedir? İdare sözleşmeyi yeni Belediye Başkanına bırakma niyetindeyse, yetkili sendika bu durumu emekçilerle neden paylaşmamaktadır?

Mevcut ekonomik şartlarda, 2018 yılı toplu sözleşmesini merkezi iktidarın verdiği memur zammı ve enflasyon farkı dışında sürdürme haricinde acil ve gerçek bir iyileştirme yapılması düşünülmekte midir?

Emekçilerin önemli bir gider kalemini oluşturan, yıllardır dillendirilen kreş talebine ve sosyal yardımlara ilişkin yetkili sendika ve İBB idaresince bu sözleşme sürecinde herhangi bir adım atılacak mıdır?

Yoksa bundan önce olduğu gibi her sene bir öncekinin neredeyse aynısı olan toplu sözleşmenin imzalanması gösterisine devam mı edilecektir?

Her sene bir öncekinin aynısı olan bir sözleşme imzalanacaksa masada işverenin karşısında bir sendikanın oturmasına da lüzum yoktur. İhtiyacımız olan; yaşamlarımızda bir rahatlama sağlayacak yeni ve gerçek bir toplu sözleşmedir.

 

Özellikle son bir yıldır İBB yönetiminin sürekli tekrarladığı İzmir Modeli’nde görüyoruz ki, bu kent için hizmet üreten emekçilere dair tek satır bulunmamaktadır. Gerek işçilerle, gerekse memurlarla yapılan toplu sözleşme görüşmelerinde “bunu bulamayanlar da var halinize şükredin” diyen bir anlayışla karşılaşmaktayız. Bu tutuma razı olmayan emekçiler ise, siyasi oyun yapmakla, başka işler peşinde olmakla suçlanmakta, üç kuruş maaşa ev geçindirmek zorundaki işçiler İzmir halkına hedef gösterilmektedir.

Bu nedenle geçim şartlarının her geçen gün daha da ağırlaştığı bir dönemde; taleplerimiz seçim gündemine hapsedilmemeli, emekçilere acil ve gerçek bir iyileştirme yapılmalıdır.

Taleplerimize kulaklarını tıkayarak bizleri yerel seçimlerin sonuna kadar oyalamak isteyen yetkili sendika ve İBB yönetimine karşı, tüm memur ve sözleşmeli emekçi arkadaşlarımızı duyarlı olmaya ve yukarıdaki soruları sormaya, gerçek sendikaların yanında saf tutmaya davet ediyoruz. 

BİRLİĞİMİZ GÜCÜMÜZ, GÜCÜMÜZ TÜM BEL-SEN’dir.

Saygılarımızla,

 

TÜM BEL-SEN İZMİR 1 NOLU ŞUBE YÜRÜTME KURULU